26/12/2006

İlköğretim kötü mü köfte ye!


Biz de ilkokul 1. sınıftayken fiş öğrenirdik. Hatırladıklarım arasında "Ali topu tut, Oya ip atla, Ali gel!" gibi örnekler var ama hiç abuk bir fiş cümlesi hatırlamıyorum. Şimdi bir de bugünkü yavrularımızın öğrendiği fişlere bakalım:

"Talat teli telle!"
"Sarı kedi dilini tut!"
"Şakir, şaşı bebek alma!"
"Şenay şu şekeri eşine at!"
"Üner üzüm soyma, ye!"
"Buraya bulaşık kakalama!"
"Bu okula yağmur yağdı!"

Bu konuyu bugünkü Hürriyet'te Pakize Suda yazdı. "Daha önce de yazmıştım; bu konuyla bozdu diyeceksiniz ama herkes bozmalı bence." demiş. Ben de görünce dumura uğradım ve buraya taşımadan edemedim konuyu. Hakikaten herkesin kafayı takmasını gerektiren bir durum var ortada. Şu cümlelerdeki mantık dışılığa bakar mısınız? Bir cümlenin yalnızca yapı bakımından doğru olması, doğru Türkçe olduğu anlamına gelmez ki! Mantık hatası denen bir şey var! Demek ki biz çocuklarımıza eğitimin daha ilk aşamasından itibaren dilimizi katletmeyi öğretiyoruz. Yani resmen çocuk okula gitmese çok daha iyi Türkçe konuşacak. Cem Yılmaz'ın bir lafı vardır: "Ben 20 sene okula gittim, şimdi de öğrendiklerimi unutup gerçek hayata adapte olabilmem için bir 20 sene daha lazım." Türk eğitim sisteminin geldiği durum resmen bu! Ben Türkiye'de 7 yıl boyunca lise öğretmenliği yaptım devlette ve aynı anda özel okuldan dershanesine kadar özelde de çalıştım. Yani hem devlet hem de özel sektör açısından lise düzeyindeki eğitim sisteminin içler acısı durumundan yakinen haberdardım ama ilköğretimin bu kadar abuklaşmış olabileceğinden haberim yoktu. Gerçi lise hazırlık sınıflarının her geçen sene bir öncekine göre daha beter seviyede liseye başladıklarından yakındığımı çok iyi hatırlıyorum ama. Düşünebiliyor musunuz, bu çocuklar bir de güya sınavla seçilip gelen iyi öğrenciler-Çünkü ben Anadolu lisesinde çalışıyordum.-ama ilk kompozisyon ödevinde ortaya çıkıyor ki düzgün cümle kurabilmeyi, Türkçe konuşabilmeyi geçtim, düzgün yazı yazabilen çocuk bile 30 kişilik sınıfta belki 5 kişi. İmla kurallarını falan hiç söylemiyorum. 7 yıllık öğretmenlik hayatımda her sene hazırlık sınıfına girdim, bağlaç "de" ve "ki" yi doğru yazabilen tek bir öğrenciye rastlamadım. Yahu 15 yaşında gençlerden söz ediyoruz; bu yaştaki insan artık anadilinin kurallarını büyük ölçüde bilmeli; ama ne gezer! Ondan sonra uğraşır dururduk çocuğa o yaştan sonra en basit imla kurallarını öğreteceğiz diye! Bu kadar yıl yaptığım kompozisyon sınavlarını okul idaresine teslim etme zorunluluğu olmasa çok rahat 10 kitaplık malzeme çıkarırdı bana "Türk çocuğu nece konuşuyor?" konulu.
Bir de yine Suda'nın yazısında aritmetik işlemleri artık kediyle köpekle ağaçla falan değil, el bombasıyla yaptırdıklarını yazıyordu. Örneğin; bir el bombası, bir el bombası daha iki el bombası eder! Bu nedir yahu? Şaka falan mı hakikaten? Pakize Suda'nın yorumu: Kurtlar Vadisi 1-A. Bunun üzerine ne söylesem az. O kadar yerinde bir laf ki!
Hani hepimizin büyüdükten sonra gördüğü alışılmış okul rüyaları vardır: Mezun olduğumuzu sanıyormuşuz da olamamışız aslında, gibi. Türk okullarında yetişmiş hemen her yetişkin, ara sıra bu kabusu görür. Bu sabah da Özgür, gece böyle bir rüya gördüğünü anlatınca "Türk eğitim sisteminin bilinçaltımıza sonsuza dek kazıdığı travma!" diye yorum yapmıştım kendi kendime. Hatta dedim ki: "Bir ülkenin insanlarının %90'ı aynı kabusu görüyorsa bu sosyologların, psikologların çok ciddi şekilde araştırması gereken sosyal travmalardan biri!" Bunun üzerine bir de bu "ilköğretim fişleri" mevzusunu görünce dedim ki bizi ileride daha ne toplumsal travmalar bekliyor, kim bilir!
Bu yazının başlığı da, "kö" hecesini öğretebilmek için, ilköğretim fişlerine benden bir katkı olsun! Nasıl olsa o fişleri ders diye öğreten zihniyet o cümledeki "tevriye" yi yani kelime oyununu anlamaz ama belki henüz kafaları çalışabilen genç beyinlerimiz mesajı alırlar da kendilerini "milli eğitimin" yarattığı cahilleşme ve salaklaşma sürecinden korurlar!!!!

5 comments:

paranoia said...

Senem korktum gerçekten, artık bağlaç konusunda iki kat daha dikkali olucağım, ister istemez yazdıklarımdan on üzerinden kaç alırdım acaba psikozu doğacak. Daha da kötüsü bundan sonra her sabah mezun olamama kabusu ile uyanacağım:)

putrel said...

İyi de Efsunum bizim kuşağın kendi dilini kullanamama konusunda çok fazla sorunu yok. Bizim zamanımızda eğitim nispeten iyiydi. En azından ciddiye alınıyordu. Şimdilerde gittikçe b.ka saran bir durum var ortada. Baksana kızım fiş cümlelerine! :) Kendi adına korkacağın bi durum yok yani ama çocuk yapıp da onu TR'de okutacaksan kabus görmeye başlayabilirsin :)

paranoia said...

eger pakize suda'nin yazdiklari abarti degilse, durumu anlamak mümkün degil. Ama daha kötüsü de olabilirdi, misal:
O-ha fa-lan ol-dum ya-ni
gibi cümleler de hecelenebilirdi, optimist olmak lazim:)

putrel said...

Valla ben de araştırıyorum şu anda. Gerçekten bu fişleri kullanıyorlar mı diye. Sonucu bildiririm. Dediğin gibi iyimser olmak lazım bir bakıma ama bu gidişle yakın gelecekte bu ümleler de kullanılmaya başlanır. MEB'in tavsiye eserlerinde küfürlü cümleler olduğunu düşünürsek, bu az bile!!! :)

Unknown said...

Ben de baglac olan "ki" ve "de"nin disinda en cok rastladigim bir baska yanlisi eklemek istiyorum.Maalesef büyük bir cogunlugumuz "herkes" yerine "herkez" yaziyor.Bir de acik ve kapali "e" lerin yanlis kullanimi var tabii ki.Bu 2 klasik hata beni cok rahatsiz ediyor.Adeta her duydugumda karsimdakini düzeltesim geliyor.Öyle iste,yazdim rahatladim:)